Her şey küçük bir fikirle başladı.
Sokaklarda gezen, farklı giyinen, kendi tarzını ortaya koymak isteyen birkaç genç vardı. Onlar için kıyafet sadece bir kumaş değil, bir ifade biçimiydi. Bir tişörtün üzerinde yazan kelime, bir logonun şekli ya da bir renk uyumu; hepsi onların kim olduklarını anlatıyordu.
O gençlerden biri kendi yolunu çizmek istedi. "Hazır giyilen değil, kendi ruhunu taşıyan bir şey yapmalıyım" dedi. İşte o fikir, “GizmoTR” adını aldı.
İlk tasarımlar elde yapıldı: defter sayfalarına karalanan logolar, bilgisayarda deneysel grafikler, basit ama dikkat çeken yazılar… Küçük denemeler sosyal medyada paylaşıldığında insanlar fark etti: “Bu farklı.”
Başlangıçta sadece bir isimdi; sonra bir tarz oldu. Ardından bir topluluk…
GizmoTR artık sadece kıyafet değil, özgüvenin, sokak kültürünün ve kendi yolunu seçmenin sembolü haline gelmeye başladı.
Bugün GizmoTR, “başka olmanın” cesaretini temsil ediyor. Çünkü her şey bir soruyla başlamıştı:
“Neden herkes gibi olayım ki?”
Kişisel verilerin korunması kanunu okudum, onaylıyorum